Başbakanlık Hazine ve Dış ticaret Müsteşarlığından:Özel Finans Kurumları Kurulması Hakkında 83/7506 Sayılı Kararname Eki Karara İlişkin Tebliğ(25.2.1984 tarih ve 18323 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.)
Kapsam: Madde 1-16/12/1983 tarih ve 83/7506 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince, Türkiye'de kurulmuş ve kurulacak olan Özel Finans Kurumları bu Tebliğ hükümlerine tabidir. Kısaltmalar ve Tanımlar: Madde 2-Bu Tebliğ'de yer alan bazı deyimlerin anlamları karşılarında gösterilmiştir: a) Kurum :Özel Finans Kurumu h) Kâr ve Zarara Katılma Hakkı Veren Hesaplar: Finans kurumuna, "kâr ve zarara katılma hesabı akdi" karşılığında en çok 5 yıl için yatırılan ve bu fonların Tebliğ'de belirtilen esaslara göre kullanılmasından doğacak kâr veya zarara katılma sonucunu doğuran gerçek ve tüzel kişilere ait fonlardır. ı) Kâr ve Zarara Katılma Hesabı Akdi: Kurum ile kâr ve zarara katılma hesabına para yatıran hesap sahipleri arasındaki hukuki ve mali ilişkileri düzenleyen, tek tip, yazılı bir akittir. Bu akdin esasları Banka'ca belirlenir. i) Kâr ve Zarara Katılma Yatırım Akdi: Kurum ile kâr ve zararlarına katılmayı amaçlayıp belirli sürelerle sınırlı olarak fon tahsis ettiği gerçek ve tüzel kişiler arasındaki hukuki ve mali ilişkileri düzenleyen, tek tip, yazılı bir akittir. Bu akdin esasları Banka'ca belirlenir. j) Alım Satım Akdi: İşletmeleri için gayrimenkul, ham ve yarı mamul maddeler ile teçhizat ve makina temini amacıyla başvuranlara sözkonusu malların üçüncü şahıslardan peşin satın alınıp, vadeli satılması işlemini düzenleyen bir akittir. Kurum satın alma ve satış akdini, sözleşme serbestisi dahilinde, ancak aynı anda tamamlar. k) Kira Akdi (Leasing): Mal ve hizmet üretimine yönelik teçhizatın mülkiyeti Kurum'da kalmak koşulu ile sözleşme serbestisi dahilinde işletmelere kiraya verilmesidir. l) Birim Hesap Değeri: "Birim Değeri" ile "Hesap Değeri"nin çarpılması sonucu bulunan ve katılma hesabı akdi sahibinin üzerinde hak iddia edebileceği, TL. cinsinde ifade edilen, günlük veya haftalık olarak hesap edilen meblağa gösterir. Birim Hesap Değerinin tespitine ilişkin bir örnek "Ek"tedir. m) Birim Değeri: Zarar veya kâr edildiğinde değişen bir birimdir. İlk gün için 100 olarak kabul edilen Birim Değeri; zarar veya kâr kayıtlarının yapıldığı günlerde, vadelerine göre ayrılmış beher fonda mevcut aktifler değeri toplamının, bir önceki gün mevcut hesap değeri toplamına bölünmesi ile bulunan ve günlük veya haftalık olarak hesaplanıp ilân edilen, bir "ağırlık" birimidir. n) Hesap Değeri: Katılma hesabı fonlarına para yatıran gerçek veya tüzel kişilerin, bu fonda mevcut aktiflere katılma oranıdır. Bu oran, kâr ve zarara katılma akdi formunun özel bölümünde belirtilir. Hesaba para yatırıldığı veya hesaptan para çekildiği zamanlarda bu oran değişeceğinden, form üzerindeki eski oran yerine, bulunan yeni oran yazılır. Hesap değeri, Kurum'un katılma hesaplarına fon kabul ettiği ilk gün; hesap sahibince yatırılan meblağın 100 olarak kabul edilen "Birim Değere" bölünmesi suretiyle bulunur. Hesap değerinin müteakip günlerdeki hesaplanması ise aşağıdaki şekilde yapılır: Para yatıran veya çeken şahsa ait hesap değerine, hesap sahibince yatırılan veya çekilen miktarın "Birim Değere" bölünmesi ile bulunacak oranın, para yatırılmışsa eklenmesi, para çekilmişse çıkarılması suretiyle bulunur. o) Kurum Hesabı: Kurum'un, anonim şirket olarak Türk Ticaret Kanunu ve ilgili diğer mevzuat gereğince tutmak zorunda olduğu hesaplardır. Bu hesaplar, özel cari hesaplardan ve kâr ve zarara katılma hakkı veren hesaplardan ayrı olarak muhasebeleştirilir. p) Özkaynak; kurumların ödenmiş sermayeleri ve yedek akçeleri toplamından oluşur. r) Ödenmiş sermaye; kurumların üç aylık hesap özetlerindeki fiilen ödenmiş veya Türkiye'ye ayrılmış ve ödenmiş sermayelerinden zararın yedek akçelerle karşılanmayan kısmı düşüldükten sonra kalan tutardır. s) Yedek akçeler; Türk Ticaret Kanunu ve ilgili kanunlar ile kurumların ana sözleşmelerine göre ayrılan ve kurumun üç aylık hesap özetlerinde görülen yedek akçeler ile yeniden değerleme fonları toplamından, varsa zararın düşülmesi sonucunda elde edilen tutardır. İstisna Hükmü Yukarıdaki hükümler dışında kâr-zarar hesaplamasına ilişkin ilkelerin belirlenmesi Kurum'un önerisi, Banka'nın olumlu görüşü ve Müsteşarlığın onayına bağlıdır. Kuruluş Madde 3-Kurumlar'ın asgari 5 tanesi kurucu ortak olmak üzere en az 100 ortaklı bir anonim şirket şeklinde kurulmaları şarttır; ödenmiş sermayeleri toplamı 5 milyar TL. den az olamaz. Kurumlar 5 milyarlık sermayenin 1/4 ünü defaten, geri kalan kısmını altı ay içinde nakden ödemek zorundadırlar. Asgari sermaye olarak gösterilen 5 milyar TL. sından daha fazla sermaye ile kurulan Kurumlar'ın sermayelerinin 5 milyar TL.nı aşan kısmının ödeme şartları Müsteşarlık'ça ayrıca belirlenir. Yabancı ortaklar sahip oldukları sermaye payını Banka'ca alım satımı yapılan döviz cinsinden nakit olarak Türkiye'ye getirmek zorundadırlar. Kurumlar'ın merkez şubesi dışında açacakları her şube için, yukarıdaki şartlarla, Müsteşarlık'ça belirlenecek miktarda sermaye ayırmaları zorunludur. Kurumlar'ın kurucularının müflis olmamaları veya yüz kızartıcı suçlardan mahkumiyetlerinin bulunmaması şarttır. Hisse Senetlerinin Özellikleri Madde 4-Bu tebliğe göre çalışmak için kurulacak anonim şirketlerde hisse senetlerinin; 1- Nama yazılı olarak ve nakit karşılığında çıkarılması, 2- İtibari değerlerinin 100.000 TL.'den aşağı olmaması, zorunludur. 3- Türkiye'de mukim olmayan ortaklar sermayenin tümüne de sahip olabilirler; bu kişilerin paylarını Türkiye'de mukim kişilere devretmeleri halinde, elde ettikleri hasılat, cari kur üzerinden dövize çevrilerek 5 yıl süreyle Türk Parası Kıymetini Koruma mevzuatına göre bloke edilir. İzin Mercii ve Başvurusu Madde 5-Kurucular 83/7506 sayılı Karar ve bu tebliğ hükümlerine göre Banka'nın olumlu görüşü ve Müsteşarlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu'ndan izin almaya mecburdurlar. Kurucular izin almak için Banka'ya yazılı olarak başvururlar. Başvuruya ilişkin esas ve şekiller Banka'ca belirlenir. Kurulduktan Sonra Verilecek Beyannameler Madde 6-Bakanlar Kurulu'ndan kuruluş izni alındıktan ve Türk Ticaret Kanunu hükümlerine uygun şekilde kuruluş işlemleri yapıldıktan, Ticaret Mahkemesi'nce kuruluşu tasdik ve Ticaret Sicili'ne tescil ve ilân edildikten sonra Kurumlar, Banka'ya bir beyanname vererek faaliyetlerine başlamak üzere ayrıca izin talep etmeye mecburdurlar, verilecek beyannamenin içeriği Banka'ca belirlenir. Şube Açılması Madde 7-Kurumlar'ın açacakları her şube için Banka aracılığı ile Müsteşarlık'tan izin almaları mecburidir. Şubelerinden bir veya birkaçının faaliyetini tatil veya tasfiye etmek isteyen Kurumlar, durumu bu husustaki yönetim kurulu kararının alındığı tarihten itibaren en geç 15 gün içinde Banka kanalıyla, Müsteşarlığa bildirmeye mecburdurlar. Fon Toplama ve Fon Kullanma Yetkisinin Verilmesi ve İptali Madde 8-6'ncı madde gereğince yapılan başvuru üzerine Banka, alakalıların işbu tebliğde yazılı şartları yerine getirip getirmediklerini, Kurum'un faaliyetlerini yürütmek üzere mevzuatın gerekli gördüğü özelliklere sahip bulunup bulunmadığını tetkik ederek durumları uygun bulunanlara, beyanname verilme tarihini takip eden en geç bir ay içinde gerekli faaliyet iznini verir. Banka faaliyetine izin verdiği Kurum'u Müsteşarlığa bildirir. Yapılan inceleme sonunda durumları uygun bulunmayanlara, noksanlıklarını gidermek için iki aylık bir müddet verilir. Bu müddet içinde noksanlıklarını gideremeyenlerin müracaatları reddedilmiş olur. Yukarıdaki hükümlere göre izin almış Kurumlar'ın faaliyet göstermelerinde sonradan sakınca görülmesi halinde, Banka'nın görüşü alınarak, Müsteşarlığın talebi ve Bakanlar Kurulu'nun kararı ile, ilgili Kurum bütün teşkilatı veya çeşitli şubeleri itibariyle daimi veya geçici olarak faaliyetten men olunabilir. Genel Kurulda Oya Katılma Madde 9-Her 1.000.000 TL.'lık hisse genel kurulda bir oy hakkı verir. 1.000.000 TL. den az paya sahip hissedarlar paylarını birleştirerek ve ortaklardan birine vekalet vermek suretiyle oy hakkına sahip olabilirler. İdare meclisi başkan ve üyeleri ile birinci derecede imza yetkisine sahip olanlar vekil olarak oy kullanamazlar. Bu fıkra dışında kalan kişilerin vekil olarak kullanacakları oy sayısı ile kendi oyları toplamı sermayenin onda birine tekabül eden miktarı geçemez. Organlar Madde 10-Kurum'un organları genel kurul, idare meclisi ve denetleme kurulu'dur. İdare Meclisi Madde 11-İdare Meclisi genel kurulca seçilmiş 7 kişiden oluşur. Üyeler aralarında birini başkan olarak seçerler. İdare Meclisi Üyeleri'nin görev süresi üç yıldır. İdare Meclisi kararları, aralarında açık bırakılmamak ve satır aralarında çıkıntı olmamak şartiyle, tarih ve numara sırasıyla, Türk Ticaret Kanunu'nun defterlere ilişkin hükümleri uyarınca tasdik edilmiş müteselsil sayfa numaralı bir deftere günü gününe kaydedilir ve her kararın altı üyeler tarafından imza olunur. İdare Meclisi'nce gerekli görüldüğü takdirde bu defterler ayrıca, hukuki belge niteliği taşımaksızın, ikinci nüsha olarak yabancı dille de tutulabilir. Genel Müdür Madde 12-Kurum'un icrai faaliyetleri İdare Meclisi'nce atanan bir Genel Müdür tarafından yürütülür. Genel Müdür bu kararların yürütülmesinden İdare Meclisi'ne karşı sorumludur. Genel Müdür İdare Meclisi'nin tabii üyesidir. İdare Meclisi toplantılarında oy kullanamaz. Genel Müdür veya yardımcılarından en az birinin Türkiye'de mukim veya Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması zorunludur. Denetleme Kurulu Madde 13-Denetleme kurulu üç üyeden oluşur ve genel kurul tarafından seçilir. Denetleme kuruluna mali, iktisadi, hukuki alanlarda ve muhasebe konusunda bilgi ve tecrübe sahibi olan gerçek ve tüzel kişiler seçilebilir. Denetleme kurulu üyelerinin ikisinin Türk tâbiyetinde olması şarttır. Denetleme kurulu üyeleri mevzuat ile Kurum'un esas sözleşmesine aykırı durumları, belgelere dayanarak, genel kurula, Müsteşarlığa ve Banka'ya tanzim edecekleri birer raporla bildirirler. Kurum'un Kabul Edebileceği Fon Nevileri Madde 14-Kurumlar; biri "cari hesaplar" diğeri "katılma hesapları" olmak üzere iki tür hesapta fon toplayabilirler. Kurum, hesaplarında cari hesaplarla, katılma hesaplarını ayırmaya, katılma hesaplarını da vadelerine göre müstakil hesaplarda takip etmeye mecburdur. Kurum hesaplarını tutmak için gerekli teknik önlemleri almak zorundadır. 8 nci madde uyarınca faaliyet izni verilebilmesi için bu tedbirlerin alındığının belgelenmiş olması aranır. Kurum, Türk Ticaret Kanunu'nun 68 nci maddesi ve Vergi Usul Kanunu gereğince saklanması mecburi olan defter ve diğer hesap ve kağıtları Müsteşarlığın belirleyeceği esaslar dahilinde mikrofilm şeklinde muhafazaya yetkilidir. Cari Hesaplar Madde 15-Türk Lirası veya tebliğlerle belirlenecek esaslar dahilinde döviz cinsinden açılabilen ve istenildiğinde kısmen veya tamamen her an geri çekilebilme özelliği taşıyan, karşılığında hesap sahibine faiz, kâr veya her ne nam altında olursa olsun bir bedel ödenmeyen ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fon'u kapsamına girmeyen fonların oluşturduğu hesap türüdür. Cari Hesapların Özellikleri Madde 16-Cari hesaplar, Kurum hesaplarından ve katılma hesaplarından müstakil olarak ve kendi içinde de Türk Lirası hesapları ile döviz hesapları şeklinde ayrı ayrı muhasebeleştirilir ve işletilir. Kurum, bu hesapta biriken fonların işletilmesinden doğan kâr veya zararı kendi hesabına intikal ettirir. Cari hesap alacakları, yatırmış oldukları fonların tamamı için bu fonu kabul etmiş olan Kurum'un sermaye ve ihtiyatları ile cari hesaplar karşılığı aktifleri üzerinde birinci sırada imtiyazlı alacaklıdırlar. Kurum'un cari hesaplara kabul edebileceği azami fon tutarı Banka tarafından tesbit edilir. Cari Hesaplarda Biriken Fonların Kullanım Yerleri Madde 17-Bu hesaplarda biriken fonların, asgari yüzde 10'luk kısmı nakit olarak kasada veya ticari bankalarda, diğer bir yüzde 10'luk kısmı Banka'nın belirleyeceği likid menkul değerler veya nakit cinsinden Banka'da, tutulmak zorundadır. Söz konusu oranlar Banka'ca değiştirilebilir. Fonların geri kalan bölümünün yüzde ellisi gerçek ve tüzel kişilere bir yıldan uzun vadeli olarak, geri kalan kısmı en çok 12 ay vadeli olarak ticari işleri finanse etmek için kullandırılabilir. Kullandırılan fonun en az yüzde sekseni vadesinde aynen tahsil edilir; en çok yüzde yirmisi ile "kar ve zarara katılma yatırım akdi" hükümleri uyarınca fonu kullanan gerçek veya tüzel kişinin kâr ve zararına iştirak edilir. Kâr ve zarara katılma yatırım akdinde Kurum'un kâr ve zarardan alacağı pay ve gerekirse alacağı teminatlar açıkça gösterilir. Bu hesaplardan bir gerçek veya tüzel kişiye kullandırılabilecek fon tutarı Banka tarafından belirlenir. Bu hesaplarda biriken dövizler ayrıca Türk bankaları nezdinde veya uluslararası para ve ticaret piyasalarında da kullanılabilir. Katılma Hesapları Madde 18-Kurum'a, "Kâr ve Zarara Katılma Hesabı Akdi" karşılığında Türk Lirası veya döviz cinsinden yatırılan fonların kullanılmasından doğacak kâr ve zararlara katılma sonucunu doğuran, gerçek ve tüzel kişilerce yatırılan, fonlardır. Bu tür hesaplar asgari 100.000 TL. ile açılabilir. Katılma Hesaplarının Özellikleri Madde 19-Katılma hesapları aşağıdaki özelliklere sahiptir: a) Hesap sahibine faiz veya sabit bir gelir ödenmez, ana paranın aynen geri ödeneceği garantisi verilmez. Hesap sahibinin talep hakkı ve Kurum'un mükellefiyeti "Birim Hesap Değeri"ne tekabül eden miktardan ibarettir. Hesap sahipleri lehine tahakkuk ettirilecek gelirler vergi mevzuatı açısından mevduat geliri sayılır. b) Bu hesaplar, vadelerine göre 90, 180, 360 gün ve daha uzun vadeli olmak üzere, dört gruba ayrılırlar ve her grup kendi içinde bir bütün teşkil eder ve ayrı ayrı muhasebeleştirilir ve ayrı ayrı işletilir. Banka vade sürelerini yeniden belirleme yetkisine sahiptir. c) Bu hesaplardaki fonlar "Birim Hesap Değerleri" üzerinden muhasebeleştirilir ve Kurum Hesaplarında gösterilmezler. Bu hesaplarla ilgili olarak Kurum'ca yılda 6 aylık devreler itibariyle iki defa hesap vaziyeti tanzim edilip kamuya duyurulması zorunludur. d) Kurum'dan alacaklı olan üçüncü şahısların, sadece Kurum'a ait, sermaye, ihtiyat ve dağıtılmamış kârlar üzerinde talep hakkı vardır, bu hesaplarda biriken fonlar üzerinden alacaklıların herhangi bir talep hakkı yoktur. e) Bu hesapların işletilmesinden doğacak tüm masraflar Kurum'ca karşılanır. f) Kurum'un, bu hesapların işletilmesinden doğacak kârdan ve zarardan alacağı pay yüzde 20'den çok olamaz. Kurum'ca tesbit edilen oranın, yüzde 20'lik marj içinde kalmak koşulu ile değiştirilmesi Banka'nın iznine tabidir. Kurum bilançosunda ancak kendi payına düşen kâr ve zarar ile bu hesapların işletilmesinden doğan masrafları gösterir. Kurum kârdan payını ve zarardan hissesine düşen payı günlük veya haftalık olarak hesaplarına intikal ettirir. g) Bu hesaplarda biriken fonlar Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu kapsamına girmezler. Katılma Hesaplarında Biriken Fonların Kullanımı Madde 20-Bu hesaplarda biriken fonların kullanım yerleri aşağıda sayılmıştır: a) 17 nci maddenin birinci fıkrasına göre Banka nezdinde tutulması öngörülen oranın %50'sini aşmayacak şekilde Banka'ca belirlenecek orana tekabül eden miktar, söz konusu maddedeki şartlarla Banka'da bloke edilir. b) Blokaj dışı kalan fonlar gerçek ve tüzel kişilere, aşağıdaki şekillerde kullandırılır. -Üretim Desteği Sağlanması: İşletmeleri için gayrimenkul, ham ve yarı mamul maddeler ile teçhizat ve makina temini amacıyla başvuranlara gerekli madde, teçhizat ve gayrimenkulleri üçüncü şahıslardan peşin satın alıp, vadeli satması şeklinde olur. Kurum'un satın alma ve satma akdini sözleşme serbestisi dahilinde aynı anda tamamlaması şarttır. -Kâr ve Zarara Katılma Yöntemi ile Fon Kullandırma : Kâr ve zarara katılma yöntemi ile fon kullandırmak için Kurum'un fon kullandırılacak gerçek ve tüzel kişilerle "Kâr ve Zarara Katılma Yatırım Akdi" imzalaması gerekir. Kâr ve zarara katılma, fon kullananın tüm faaliyetlerinden doğacak kâr ve zarara katılma şeklinde olabileceği gibi, belirli bir faaliyetten veya belirli bir parti malın alım satımından doğacak kâr ve zarara katılma şeklinde de olabilir. Kurum fon kullandırdığı gerçek ve tüzel kişilerin kârına sözleşmede belirlenen oranda iştirak edebilir; bu fonu kullanan gerçek ve tüzel kişilerin zararı halinde ise, Kurum husule gelen zarara, azami o işe tahsis ettiği meblağ kadar katılır. -Kira Akdi (Leasing): Mal ve hizmet üretiminde kullanılacak teçhizatın, mülkiyet Kurum'da kalmak koşulu ile sözleşme serbestisi dahilinde işletmelere, kiraya verilmesidir. -Mal Karşılığı Olan Vesaikin Alım-Satımı Yoluyla Fon Kullandırma: Bu tür fon kullandırma dış ticaret rejimi ile izin verilen hususlar için sözkonusudur. Kurum'la, Fon kullanan arasında, mal karşılığı vesaikin, Kurum'ca peşin satın alınması ve vadeli olarak fon kullanana daha yüksek bir fiyattan geri satılmasını düzenleyen bir akit imzalanır. c) Yukarıdaki şekillerde kullandırılamayan fonlar bankalarda tutulabilir. d) Kurum, ikinci faaliyet yılından itibaren, katılma hesaplarında biriken fonların, yıllık ortalama olarak, asgari yüzde 25'ini döviz sağlayıcı faaliyetlere tahsis etmek zorundadır. e) Her bir vade grubunda toplanan fonlardan, tek bir gerçek veya tüzel kişiye kullandırılabilecek azami miktar Banka tarafın-dan belirlenir. Katılma Hesaplarından Vade Bitiminden Önce Para Çekilmesi Madde 21-Katılma hesaplarından 30 gün önceden ihbar etmek koşuluyla vadesinden önce para çekilebilir. Vadesinden önce çekilebilecek azami meblağ, fonun yatırılmış olduğu vade grubunun çekim tarihinde kâr göstermesi durumunda, o güne kadar hesap sahibince yatırılmış olan tutar kadar, ilgili vade gurubunun zarar göstermesi halinde ise "Birim Hesap Değeri" kadardır. Çekilen meblağ ile, çekim tarihinde çekilen meblağın karşılığı olan "Birim Hesap Değeri"ne tekabül eden tutar arasındaki fark ilgili vade grubuna kâr kaydedilir. Döviz olarak yatırılan meblağların bu şekilde çekilen kısmı 30'uncu madde hükmüne göre transfer edilir. Hesaplara Katılma Madde 22-Cari hesaplarla, katılma hesaplarına Türkiye'de mukim gerçek ve tüzel kişilerin Türk Lirası ve döviz olarak yatıracakları fonlardan başka, yurt dışında mukim gerçek ve tüzel kişiler de döviz olarak fon yatırabilir. Katılma hesaplarına döviz olarak yatırılmış fonlar diğer hesaplardan bağımsız olarak vadelerine ve döviz cinsine bakılmaksızın tek hesapta işletilir. Cari hesaplara döviz olarak yatırılan fonlar da ayrı muhasebeleştirilir ve işletilir. Hesaplarda biriken dövizler bu tebliğe ve Banka'ca belirlenecek esaslara uymak kaydıyla öncelikle ülke ihtiyaçlarının karşılanmasında serbestçe kullanılır. Katılma Hesaplarının Kapatılması Madde 23-Vade bitimini takip eden beş işgünü içinde kapatılmayan hesapların vadesi, aynı vade ile yenilenmiş sayılır. Hesabın vadesinde yenilenmeyeceği Kurum'a önceden ihbar edilebilir. Hesabın kapatılması durumunda hesap sahibinin talep edebileceği miktar, hesabın vadesinin bittiği gündeki Birim Hesap değeri kadardır. Hesaplarda Zaman Aşımı Madde 24-Cari Hesaplarda; hesapla ilgili son muamele tarihinden veya hesap sahibinin herhangi bir şekildeki en son yazılı talimatı tarihinden itibaren on yıl geçmiş olması halinde, Katılma Hesaplarında ise; ilk vade bitiminden itibaren 10 yıl süreyle hesap sahibince bir işlem yapılmayan veya aranmayan hallerde, hesap tutarı, hesap sahibinin isim, kimlik ve adresini içeren bir belge ile birlikte, Hazine hesabına geçirilmek üzere Banka'ya devredilir. Kurum 10 yıllık zaman aşımına konu olacak hesap alacaklılarını uyarmak amacıyla yılda iki defa, 10 yıllık süre bitimine en çok bir yıl kalmış hesapları bir liste halinde hazırlayarak şubelerinde muhafaza eder, bu listelerin inceleme için hazır bulundurulduğu Türkiye'de yayımlanan en yüksek tirajlı beş gazeteden birinde ve ayrıca Kurum'un lüzumlu göreceği iller ve ülkelerde ilan edilir. Küçükler adına ve yalnızca bunlara ödeme yapılmak kaydıyla açtırılan hesaplarda, maddede yazılı zamanaşımı süreleri küçüğün reşit olduğu tarihte işlemeye başlar Kurum'un Sunabileceği Diğer Hizmetler Madde 25-Kurumlar aşağıdaki faaliyetlerde de bulunabilirler: a) Kasa kiraya vermek, Kurumlar, Banka aracılığı ile Müsteşarlıktan özel izin almak koşuluyla aşağıdaki faaliyetlerde de bulanabilirler. Bu faaliyetlere ilişkin esas ve şartlar, izin verilirken Müsteşarlık'ça ayrıca belirlenir: a) Teminat mektubu vermek, Fon Kullanımından Doğan Kâr veya Zararın Taraflarca Kaydedilmesi Madde 26-Kurum'ca gerçek veya tüzel kişilere kullandırılan fonla ilgili faaliyetten doğan geçici kâr, gerçek veya tüzel kişilerce Kurum'a ödenir veya zarar Kurum'dan tahsil edilir. Gerçek veya tüzel kişilere ödenen veya bu kişilerden tahsil edilen meblağlar Kurum için kesindir. Fon kullanan gerçek veya tüzel kişi tarafından kâr dolayısıyla ödenen meblağlar bu kişilerce gider yazılır; zarar dolayısıyla gerçek veya tüzel kişilerin aldığı meblağ ise kâr ve zarar hesabına intikal ettirilir. Kurum ödediği zararları ve tahsil ettiği kârları, bu tebliğ hükümleri gereğince muhasebeleştirir. Bu hususlar dışında kâr ve zararın hesaplanması ve bunun denetlenmesi usulleri "Kâr ve Zarara Katılma Yatırım Akdi"nde taraflarca belirlenir. Bu işlemlerle ilgil olarak Türk Ticaret Kanunu'ndan ve Vergi Kanunları'ndan doğan tüm mükellefiyetler, fon kullanan gerçek ve tüzel kişilerin mükellefiyet ve sorumluluğunda kalır. Dövize İlişkin Hükümler Madde 27-Kurumlar döviz pozisyonu tutabilir ve kambiyo işlemleri yapabilirler; pozisyonun takip ve kullanılması ile ilgili esas ve şartlar Müsteşarlık'ça belirlenir. Kârların Sermaye'ye Dönüştürülmesi Madde 28-Kurum'un elde ettiği net kârdan Türkiye'de mukim olmayan sermaye sahiplerine isabet eden miktarların tamamı veya bir kısmı Kurum'un talebi ve Müsteşarlığın kararı ile sermayeye ilave edilebileceği gibi mevcut mevzuat çerçevesinde diğer işletmelere ve alanlara da yatırılabilir. Kurum'un İşletme ve Ortaklıkları Madde 29-Kurum Cari Hesaplarda ve Katılma Hesaplarında toplanan fonlarla, müstakil bir işletme kuramaz veya herhangi bir işletmeye sermaye koyarak ortak olamaz. Kurum'un veya ortaklarının katıldıkları işletmelerin tümüne bu hesaplardan kullandırılabilecek fon miktarı, bu hesaplarda toplanan fonların azami yüzde 20'si ile sınırlıdır. Müsteşarlık özel projeler için katılma hesapları fonlarının kullanılmasında bu oranın arttırılmasına karar verebilir. Kurumlar, ana faaliyet konuları para ve sermaye piyasaları ile sigortacılık olan ve bu konularda özel kanunlarına göre izin ve ruhsat ile faaliyet gösteren mali kurumlar dışındaki bir ortaklığa, bedelsiz olarak edindikleri hisseler dahil, özkaynaklarının en fazla % 15 i oranında iştirak edebilirler. Bu tür ortaklıklara yatıracakları kaynakların toplamı kurum özkaynaklarının % 60 ını aşamaz. İştirak olunan ortaklığın sermayesinin % 10 undan az olan iştirak tutarları ikinci fıkradaki % 60 limitinin hesabında dikkate alınmaz. Kurumlar ve sermayelerinin % 50 sinden fazlasına sahip oldukları iştirakleri; kamu kuruluşu şeklinde olanlar hariç kurum sermayesinin % 10 undan fazlasına sahip olan ortakların, yönetim kurulu başkanı ve üyelerinin, genel müdür ve genel müdür yardımcılarının ayrı ayrı ya da birlikte sermayelerinin % 25 inden fazlasına sahip oldukları ortaklıklara iştirak edemezler. Özel Finans Kurumları Kurulması Hakkında 83/7506 sayılı Kararname Eki Karar'a dayanılarak yürürlüğe konulan standart rasyoları tutturamayan kurumlar, hiçbir surette yeni iştirak edinemezler. Kârın, Sermaye Payının ve Hesaplara Yatırılan Paraların Yurt Dışına Transferi Madde 30-Dövizle ödeme yapan yurt dışında mukim sermaye sahipleri ile yurt dışında çalışarak döviz geliri elde eden Türk uyruklu sermaye sahiplerinin aşağıda yer alan hakları yurt dışına transfer edilir: a) Paylarına isabet eden net kârlar, b) Kurum'un tasfiyesi sırasında paylarına düşen aktiflerden nakde dönüşen kısımlar, c) Sermaye paylarını kısmen veya tamamen satarak elde ettikleri ve satış günündeki kur üzerinden dövize çevrilerek 5 yıl süreyle bloke edilen ve bu sürenin dolmasını müteakip transfer hakkı doğan hasılat. Dövizle ödeme yapan yurt dışında mukim hesap sahipleri ve yurt dışında çalışarak döviz geliri elde eden Türk uyruklu hesap sahiplerinin alacaklı oldukları tutarlar yurt dışına serbestçe transfer edilebilir. Transfere ilişkin sair konularda yürürlükteki mevzuat hükümleri uygulanır. Müsteşarlık gerekli gördüğü takdirde, transferi istenen kârlara ilişkin vergi beyannamelerini ve kayıtları inceletebilir ve diğer meblağların kurum defter ve kayıtları ile tasfiye sonuçlarına uygunluğunu her zaman inceleme hakkını haizdir. Denetime Yetkili Kamu Mercileri Madde 31-Kurum'ların işlem ve hesapları Banka'ca denetlenir. Müsteşarlık her zaman bu Kurum'larda denetleme yetkisine haizdir. Tedbirler Madde 32-31'inci madde gereğince yapılan denetlemeler sonucunda, Kurum'ların mevzuat ve işletme amaç ve ilkelerine aykırı durum ve işlemleri tespit edildiğinde, Banka'nın da görüşü alınarak Müsteşarlık'ça uygun bir süre verilerek, kanun ve işletme amaç ve ilkelerine uygunluğun sağlanması istenir. Verilen süre içinde, Kurum tarafından gerekli tedbirlerin alınmadığı ve düzeltmelerin yapılmadığı tespit olunduğu takdirde Kurum, Kararname'nin 12'nci maddesi uyarınca geçici veya daimi olarak faaliyetten men olunabilir. Kurumlar'ın Tasfiyesi Madde 33-A)Türkiye'de faaliyette bulunan Kurum'lar faaliyetlerini tasfiye etmek istedikleri takdirde keyfiyeti Banka aracılığıyla Müsteşarlığa bildirmek zorundadırlar. Müsteşarlık faaliyetlerini tasfiye etmek isteyen Kurum'un durumunun mevzuat ve işletme amaç ve ilkelerine uygun olup olmadığını görevlendirilecek maliye ve gümrük müfettişleri, hesap uzmanları veya bankalar yeminli murakıplarına inceletir. Yapılan inceleme neticesinde: 1- Kurum'un durumu mevzuat ve işletme amaç ve ilkelerine uygun bulunursa, Kurum'a belirlenecek süre içerisinde kendi kendini tasfiye etmesi bildirilir. Tasfiye, en çok iki yıl içinde, Müsteşarlık veya görevlendireceği bir bankanın gözetiminde yapılır. 2- Kurum'un durumunun mevzuat ve işletme amaç ve ilkelerine uygun olmadığı tespit edildiği takdirde veya Kurum'un belirlenen süre içinde kendi kendini tasfiye edememesi halinde; Başbakanlık Bakanlar Kurulu'na tedrici tasfiye kararı alınması için başvurur. Kurum'un tedricen tasfiyesi Müsteşarlığın belirleyeceği bir banka tarafından yürütülür. Tedrici tasfiye işlemleri her altı ayda bir düzenlenen raporla Banka ve Müsteşarlığa bildirilir. Tasfiye karar ve işlemlerinde Türk Ticaret Kanunu, İcra İflas Kanunu ve diğer mevzuatın tasfiye ile ilgili hükümleri uygulanmaz. Tasfiye konusunda uygulanacak usuller Müsteşarlık'ça belirlenir. B) Tasfiye işlemleri Cari Hesaplar, Katılma Hesapları ve Kurum Hesapları için ayrı ayrı yürütülür. 1- Cari Hesapların Tasfiyesi: Tasfiyeye giren Kurum'un mevcut sermayesi ve ihtiyatları karşılığı aktifleri ile Cari Hesaplar'ı karşılığı aktifler öncelikle Cari Hesaplar'dan doğan yükümlülüklerinin karşılanmasına tahsis olunur. Bu fonlar Banka'da açılacak bir hesaba devredilir ve Banka bu fonlar üzerinde imtiyazlı alacaklı sıfatını kazanır. Bu fonlardan Cari Hesap alacaklılarına yapılacak ödemeler için tasfiye sonucu beklenmez. 2-Katılma Hesaplarının Tasfiyesi: Bu hesaplarda tasfiye her vade gurubu için ayrı ayrı yapılır, ancak döviz olarak tutulan hesapların tasfiyesi ayrıca sonuçlandırılır. Döviz hesabında mevcut aktifler ile Türk Lirası hesaplarındaki her vade gurubunda mevcut aktifler ilgili Katılma Hesabı sahiplerine "Birim Hesap Değerleri" üzerinden ödenmek koşuluyla tasfiye ile görevli bankaya devredilir. 3-Kurum Hesaplarının Tasfiyesi: Kurum'un Cari Hesapların ödenmesine ilişkin taahhütleri dolayısıyla tahsis edilenler dışında kalan aktifleri, Kurum'un diğer alacaklılarına ödenir. Bütün bu işlemler sonucunda kalan aktifler, ortaklar arasında sermaye paylarına göre pay edilir. Tasfiyeyle yükümlü bankanın bu iş için yaptığı masraflar, tasfiyeye tabi Kurum'un Cari ve Katılma Hesapları dışında kalan aktiflerinden karşılanır. Kurum Hesaplarında mevcut Fon'lar masrafları karşılayamadığı durumlarda, arta kalan kısım için ortaklar şahsen ve müteselsilen sorumludurlar. Kovuşturma Usulü Madde 34-Bakanlar Kurulu'nca Kurum'lara ilişkin olarak çıkarılan kararnamelere ve bu kararnamelere bağlı olarak çıkarılacak tebliğlere aykırı davranışlardan dolayı kovuşturma yapılması, Banka'nın da görüşü alınarak, Müsteşarlık'ça Cumhuriyet Savcılığı'na yazılı başvuruda bulunulması suretiyle olur. Bu başvuru ile Müsteşarlık aynı zamanda müdahil sıfatını kazanır. Bakanlar Kurulu'nca, Kurum'lara ilişkin olarak çıkarılan kararnamelere ve Müsteşarlık ve Banka tarafından yayımlanan tebliğlere aykırı fiillerin işlendiğine dair bilgi edinen Cumhuriyet Savcıları, Müsteşarlığa bildirerek durumunun incelenmesin isteyebilirler. Cumhuriyet Savcıları kovuşturmaya mahal olmadığına karar verirlerse, Müsteşarlık kendisine tebliğ edilecek bu kararlara karşı itiraza yetkilidir. Yürürlük Madde 35-Bu Tebliğ 19 Şubat 1984 tarihinde yürürlüğe girer. |